Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli de son 5 yılın en kurak yılını yaşadığımızı dile getirerek konuya dikkat çekmişti. Uzmanlar düşük yağışın kuraklığa neden olacağından endişeleniyor. Yaşanacak olası kuraklığın en çok tarım, hayvancılık ve arıcılığı etkilemesi bekleniyor. Ekolojik sistemin gizli kahramanları bal arılarının yok olması gıda üretimini düşürebilir.
Yağışların mevsim normallerinin altında olması tarım ve hayvancılığı olumsuz etkiliyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğünün “2020 Yılı Kasım Ayı Alansal Yağış Raporu’na göre kurak bir yıl geçiren Anadolu’da kasım ayı yağışları normale göre yüzde 49 azaldı.
Yağışların azalması birçok canlının yaşamını ve tarımı olumsuz yönde etkiliyor. Doğanın itici gücü olan bal arılarının kuraklıktan en çok etkilenen canlılar olduğunu belirten Bal Uzmanı Ahmet Bağran Aksoy, “Bu yıl Türkiye’de yaşanan kuraklık, arıcılık sektörü için büyük tehlike arz ediyor.
Çiçeklenme zamanında bitkilerin susuz kalması arıların bal yapma oranında düşüşe ve toplu arı ölümlerine neden oluyor. Hal böyle olunca yaşanan kuraklıktan dolayı ortalama 17-20 kilo bal alınan kovanlardan ancak 2-3 kilo bal alınabiliyor.” dedi.
BİTKİLER YOK OLUYOR ARILAR ÖLÜYOR
Çiçeklenme zamanında yeteri kadar su alamayan bitkilerin nektar miktarının azaldığını ifade eden Bal Uzmanı Aksoy, “Yıllık yağış miktarı arıcılık sektörü için büyük önem taşıyor. Türkiye’nin birçok bölgesinden kuraklık haberleri alıyoruz.
Yağışların azalması sonucu meydana gelen kuraklık birçok bitki türünü yok ediyor. Bunun sonucunda arılar yaşamını sürdürmek ve bal üretmek için ihtiyaç duyduğu nektara ulaşamıyor ve toplu ölüm vakaları yaşanıyor. Bal arıları azaldıkça bitkilerin geleceği tehlikeye giriyor. Bu da gıda krizini beraberinde getirir.” dedi.
KALİTESİZ VE SAHTE BALLARA DİKKAT
Kuraklıkla birlikte ham bal üretiminin azalması sonucu bal fiyatlarının yükselmesi sahte bal üretiminin artmasına neden oluyor. Vücuda aşırı şeker yüklemesi yapan ve bağışıklık sistemini çökerten sahte ballar sağlık açısından büyük tehlike taşıyor.
Etabal Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bağran Aksoy, “Arıcılık sektöründe yaşanan olumsuzluklar sonucu ham bal fiyatlarının artması maalesef mısır şurubu ile ucuza sahte bal üretenlere fırsatlar yaratıyor.
Bu noktada sahte balı ham baldan ayırabilecek noktaları bilmek oldukça önemli. Birçok kişinin aklında soru işareti yaratan balın kristalleşmesi konusuna dikkat çekmek istiyorum. Gerçek bal kristalleşir ve donar.
Aynı zamanda bal yedikten sonra 15-20 saniye bal tadının damakta kalması ve balın su içerisinde kolayca erimemesi de gerçek balı sahte baldan ayırt etmek için dikkat edilmesi gereken noktalar arasında yer alıyor.” dedi.