Sistemin Dışında Bir Sistem Kuran Adam : Raif Akyüz İle Özel Röportaj !

Televizyonculuğun sınırlarını zorlayan Raif, medya dünyasında sadece içerik üretmiyor, vizyon inşa ediyor..

Sistemin Dışında Bir Sistem Kuran Adam : Raif Akyüz İle Özel Röportaj !
14 Eylül 2025 Gündem Google News

Televizyonculuğun sınırlarını zorlayan Raif, medya dünyasında sadece içerik üretmiyor, vizyon inşa ediyor.

Uzun yıllardır hem ekran önünde hem de arkasında iz bırakan projelere imza atan Raif, medya sektöründeki duruşu, yenilikçi bakış açısı ve üretici kimliğiyle dikkat çekiyor. Kendi formatlarını hayata geçiren, ulusal ve uluslararası medya kuruluşlarının radarında olan Raif’le, televizyonculuğun geleceğini ve kendi hikâyesini konuştuk.

RÖPORTAJ:

Televizyonculuğa ilk adımınızı attığınızda hedefiniz neydi?

Raif  Akyüz: Televizyona ilk adımımı attığımda amacım sadece bir program yapmak ya da ekranda görünmek değildi. Ben sistemi anlamak, onu içeriden çözmek ve sonra kendi vizyonumu inşa etmek istedim. Herkes ekran süresiyle ilgilenirken ben içeriğin DNA’sını çözmeye odaklandım. Format nasıl yaratılır, bir fikir nasıl büyür, izleyiciyle nasıl bağ kurar; hep bunların peşindeydim. O yüzden ilk günden beri hedefim, özgün formatlar üretip hem Türkiye’de hem de globalde fark yaratacak işler yapmaktı. Bu yolculukta medya sadece araçtı, asıl derdim etkiydi.

Sizi klasik bir televizyoncu olarak tanımlamak mümkün mü?

Raif  Akyüz : Hayır, klasik bir televizyoncu hiç olmadım. Ben hep sistemi dönüştürmeye, var olanı sorgulayıp yeniden inşa etmeye odaklandım. Televizyonculuk benim için sadece yayıncılık değil; bir zihin işidir, bir strateji sanatıdır.

Kendi formatlarınızı üretmeniz bir tercih miydi, yoksa zorunluluk mu?

Raif  Akyüz : Benim için bir ihtiyaçtı. Hazır formatları kullanmak bana dar geldi. Hep özgün, farklı ve bugünün ötesinde işler yapmak istedim. O yüzden formatlarımı kendim yazdım, yönettim ve sundum.

Sizi diğer medya insanlarından ayıran en büyük fark ne sizce?

Raif  Akyüz : Görünmeyeni görme kabiliyetim. Ben bir içeriğe sadece görsel değil, psikolojik, stratejik ve algısal olarak da bakarım. Beni farklı kılan bu çok katmanlı bakış açısı.

 Türkiye’deki medya düzeniyle ilgili gözlemleriniz neler?

Raif  Akyüz : Türkiye’de medya hâlâ kendini sınırlı bir çerçevede tanımlıyor. Oysa ben sınırları kaldırarak içerik üretmenin peşindeyim. Yerelle evrensele aynı anda dokunmayı önemsiyorum.

Medya kulislerinde sizin için “sessiz güç” diyenler var. Ne düşünüyorsunuz?

Raif  Akyüz : Açıkçası böyle söylenmesi hoşuma gidiyor çünkü ben görünür olmaktan çok, etkili olmayı seçiyorum. Sessizliğin içinde ciddi bir strateji var. Etki alanımı konuşmalar değil, işlerim belirliyor.

 Medyada strateji sizin için ne ifade ediyor?

Raif  Akyüz : Her şey. Bir içeriğin ne zaman, nasıl, nerede çıkacağı, kimin izleyeceği, hangi duyguyu tetikleyeceği benim için bir matematik. Stratejisiz medya, etkisiz kalır.

 Şimdiye kadar kırdığınız en büyük tabu nedir?

Raif  Akyüz : “Bireysel olarak büyük işler yapılamaz” tabusunu kırdım. Evet, tek başımaydım ama fikirle, azimle ve zekayla birçok medya yapısını etkileyebildim.

Medyada karşılaştığınız en büyük zorluk neydi?

Raif  Akyüz : Anlaşılamamak. Zihnim hep bir adım ilerideydi. Bu bazen yalnızlık getirse de, zamanla insanlar ne yapmak istediğimi ve neden farklı düşündüğümü anladı.

 Yeni medya düzenine nasıl hazırlanıyorsunuz ?

Raif  Akyüz: Ben geleceğin değil, geleceğin ötesinin sistemlerini kuruyorum. Hibrit yayıncılık, çoklu platform yönetimi, dijital-medya entegrasyonu üzerine yıllardır çalışıyorum. Bugün hâlâ kimsenin konuşmadığı şeyleri konuşuyorum.

Bu aralar bilinçli olarak görünmez kalmak bir medya stratejisi mi sizin için ?

Raif  Akyüz : Kesinlikle . çünkü biliyorum ki kalıcı olan görünürlük değil , zihinlerde kurduğun etki . Ben anlık şöhret değil , uzun vadeli iz bırakmanın peşindeyim .

 Son olarak genç medya çalışanlarına ne söylemek istersiniz?

Raif  Akyüz : Kendinizi kopya içeriklerle sınırlandırmayın. Kendi dilinizi, kendi tarzınızı, kendi bakış açınızı oluşturun. Kendi sisteminizi kurun, çünkü sizi unutulmaz kılacak olan şey budur.

Röportaj : Furkan Tunahan

Etiketler: