Kooperatifleşme ve yerli üreticiye destek çalışmaları kapsamında kadın iş gücünü de destekleyen Metro Türkiye, 21 Aralık Kooperatifçilik Günü’ne özel ihtiyaç sahibi kooperatiflere ve girişimcilere transpalet hediye etti.
30 yıldır Türk mutfak kültürünü ve değerlerini korumak, gelecek nesillere aktarmak ve Türk mutfağını dünyada hak ettiği yere getirmek için çalışmalarını sürdüren Metro Türkiye, tarımsal kalkınmanın en önemli bileşeni olan kooperatifler için yaptığı çalışmalar ve hayata geçirdiği projelerle üreticiye ve ülke ekonomisine önemli faydalar sağlıyor.
Türkiye’nin farklı yörelerinde yerel üreticilerle çalışan, kooperatifleri ve üreticileri sürdürülebilir tarım yöntemleri hakkında bilinçlendiren Metro Türkiye, belirli bölgelere ait ürünleri kooperatiflerden alıyor, kooperatifleri ürün seçimi, ürün miktarının belirlenmesi, etiketleme ve ambalajlama konularında destekliyor; ayrıca küçük üreticileri, ürünlerini kooperatifler üzerinden satmaya teşvik ediyor.
Kooperatifleri desteklemek için Tarım Kredi Kooperatifi’nin logolu meyve sebze ürünlerini satan ilk perakende noktası olan ve ekosisteminde 800’ün üzerinde yerli üretici, üretici örgütü, kooperatif ve tedarikçiyle iş birliği yapan Metro Türkiye, 21 Aralık Kooperatifçilik Günü’nde ihtiyaç sahibi kooperatif ve girişimcilere transpalet hediye etti.
Metro Türkiye CEO’su Sinem Türüng, “Metro Türkiye olarak tarımsal kalkınmanın ve katma değerli üretimin en önemli bileşeni olan kooperatiflerin gelişimine destek olmak, ürünlerini tanıtmak ve bu alanda bir farkındalık oluşturmak amacıyla kooperatiflerle iş birliği içindeyiz.
Kadın kooperatiflerinden çatı kooperatiflere kadar daha da geliştirmek istediğimiz bir kooperatif ekosistemine sahibiz. Kooperatiflere ambalajlama ve ürün seçimi eğitimlerinden, Coğrafi İşaret ile ilgili farkındalığa kadar verdiğimiz desteklerin yanı sıra ürünlerin sürdürülebilir kılınması için alım garantisi de veriyoruz.
Makine, ekipman gibi destekler de kooperatiflerin ekonomik planlamalarını doğru bir şekilde yönetebilmeleri için büyük önem taşıyor. Biz de buradan yola çıkarak iş birliği içinde olduğumuz kooperatiflere ve girişimcilere ihtiyaçlarını karşılayacak transpaletleri hediye ettik. Gelecekte de kooperatiflerle ve üreticilerle iş birliği içinde olmaya, tarımsal faaliyetlerin güçlenmesi ve kalkınması için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Bereketli Eller Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Sarı, Metro Türkiye’nin verdiği transpalet desteğine ilişkin şunları söyledi: “Metro Türkiye ile Kapıdağ Mor Soğanı ürünümüz için yıllardır iş birliği halindeyiz.
Ürünümüzün ambalajlanmasından Coğrafi İşaret tescili almasına, ürünümüzün müşterilere ulaştırılmasından şeflerin menülerine eklenmesine kadar geniş kapsamda Metro Türkiye’nin desteğini alıyoruz. Böyle anlamlı bir günde bu kez transpalet desteği ile sevkiyatlarımız hızlanacak ve daha verimli şekilde çalışacağız. Tüm Metro Türkiye ailesine çok teşekkür ediyoruz.”
Bursa Tarım Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Özkan yapılan destekle ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Metro Türkiye’nin kooperatifimize ürünlerin paketleme, işleme, etiketleme ve sevkiyat konularında verdiği eğitim, tanıtım ve pazarlama desteğiyle ürünlerimiz Metro Türkiye meyve sebze reyonlarında değer buldu.
Gerek Coğrafi İşaret sürecinde gerekse paketleme ve sevkiyat ile ilgili çalışmalarımızda verdiği destek sayesinde 2019 ve 2020 yılında üretim ve satışımız katlanarak devam etti. Metro Türkiye’nin transpalet desteği sayesinde ürün sevkiyatlarımız daha verimli ve daha hızlı olacak. Bize her zaman destek olan ve yanımızda yer alan Metro Türkiye’ye kooperatif birliğimiz adına çok teşekkür ederim.”
Şahsar Sarımsak Kurucusu Belkıs Yılmaz da, “50 haneli bir köyde tamamen kadınların faaliyet gösterdiği şirketimizde Coğrafi İşaretli Taşköprü sarımsağını işleyerek Metro Türkiye’ye katma değerli bir ürün olan sarımsak püresi üretiyoruz.
Metro Türkiye’nin hammaddeden etikete, analizden ambalaja, kısacası bir ürünün tarladan çıkıp sofraya gelene kadar geçen süreçleri öğrenmemizde büyük katkısı oldu. Köyün ortasında bu iş olur mu diye düşünenlere istenirse başarının her yerde olabileceğini ispatladık.
Kadın girişimcileri destekleyen Metro Türkiye’ye, şimdi de bir üretici olarak, sevkiyat işlemlerinde daha fazla verim almamızı sağlayacak transpalet desteği için teşekkür ediyor; iş birliğimizin uzun yıllar devam etmesini diliyoruz” dedi.
Tedarikçilerin yüzde 99’unu yerel tedarikçiler oluşturuyor
Kooperatifleri desteklemek için Tarım Kredi Kooperatifi’nin logolu meyve sebze ürünlerini satan ilk nokta olan Metro Türkiye’de tedarikçilerin yüzde 99’u yerel tedarikçilerden oluşuyor. Tedarikçi ödemelerinin yüzde 98’i yerel tedarikçilere yapılıyor.
Metro Türkiye, sezonuna bağlı olarak, meyve sebze ürünlerinin de yüzde 25 ile 30’luk bölümünü kooperatiflerden tedarik ediyor. Metro Türkiye yerel tohumla üretilen ürünlere yüzde 100 alım garantisi veriyor, mağazalarında satılan meyve sebzenin yüzde 98’i ise Türkiye’de üretiliyor.
Ayrıca ekonomik katkının yanında, yerel ürünlerin markalaşmasına verdiği destek ve çiftçileri güçlendirmeye yönelik projeleriyle yerel kalkınmada da rol oynayan Metro Türkiye, 800’ün üzerinde üretici, üretici örgütü, kooperatif ve diğer tedarikçilerle iş birliği yapıyor.
Uzmanların katılımı ile eğitimler veriyor
Her alanda olduğu gibi yerel üretim ve kooperatifleşme konusunda da eğitimin önemine inanan Metro Türkiye, bu amaçla üreticilerin ürünlerinden nasıl daha çok verim alabilecekleri, ürünlerini nasıl daha doğal yetiştirilecekleri, tohumları nasıl saklayabilecekleri gibi birçok konuda uzmanlardan eğitim almalarını sağlıyor. Bu eğitimler sayesinde sürdürülebilir tarım güçleniyor, yabancı tohumdan kaynaklanan yerel tohumun bozulma riski en aza iniyor.
Kooperatiflerde kadın iş gücünü de destekliyor
Kooperatifleşme alanındaki çalışmalarını daha da ileriye taşıyan Metro Türkiye, kadın iş gücünü destekleyerek herkesin kazandığı ekonomik bir model de yaratıyor. Dünyada sadece üç ülkede yetişen Coğrafi İşaret tescilli Kapıdağ mor soğanının alımlarında Bereketli Eller Kadın Kooperatifi ile çalışan şirket kadın girişimcileri de Metro standartlarını karşılayabildikleri sürece ekosistemine dâhil ediyor. Böylece başta kadınların güçlenmesine destek olurken yerel kalkınmaya da katkı sağlıyor.
Denizlerde de kooperatiflerin yanında yer alıyor
Metro Türkiye sadece topraklarımızın zenginliklerini ekonomik değere dönüştürmekle kalmıyor, denizlerimizin bereketini de ekonomik bir değere dönüştürmek için kooperatiflerle iş birlikleri yapıyor.
Su Ürünleri Kooperatifleri ve balıkçılarla el ele vererek balığın izlenebilirliğini ve sürdürülebilirliğini sağlamak için çalışıyor.Metro Türkiye, sağlıklı, güvenilir ve sürdürülebilir balığı tüketicilere temin edebilmek adına düzenli olarak balıklarının avlandığı sulardan ve avlanan balıklardan numuneler alarak ağır metal ve mikrobiyolojik analizler yapıyor.
Bunlara ek olarak kooperatiflere bağlı balıkçılara doğru hijyen koşulları, boy ve avlanma yasakları konularında eğitimler veriyor, farklı bölgelerde avlanan balıkçılardan teslim alınan balıkları hijyene dikkat ederek ve soğuk zincir kırılmadan mümkün olan en kısa sürede mağazalara ulaştırıyor. Tüketiciler bu sayede Metro Türkiye’nin sürdürülebilir kaynaklardan tedarik ettiği balıkları güvenle tüketiyor.
Metro Türkiye Hakkında
Dünyanın en önemli uluslararası perakende şirketlerinden Metro, Türkiye’de faaliyet göstermeye başladığı 1990 yılından günümüze, Türk mutfağının daimiyetini sağlama ve gelecek nesillere miras bırakma amacını üstlenmektedir.
Metro Türkiye, HoReCa (otel, restoran, kafe) sektörü için bir mutfağı oluşturan tüm hizmetleri sağlarken yaklaşık 4.500 çalışanıyla 21 şehirde, 37 mağazasıyla profesyonellerin kendileri ve iş yerleri için ihtiyaç duydukları 40 bin çeşit ürünü, fiyat-kalite-performans ilişkisini gözeterek sunmaktadır.
Türk mutfağına dair çalışmalarını ekonomik, çevresel ve sosyal etkileri dikkate alarak hayata geçiren ve bu nedenle Sürdürülebilir İş Ödülleri’nin de sahibi olan Metro Türkiye, et ve balık izlenebilirliğinden sürdürülebilir balıkçılığa, gıda atığı projelerinden Coğrafi İşaretli Ürünler projesine kadar tüm çalışmalarıyla yerel değerlerin kayıt altına alınıp gelecek nesillere miras bırakılmasına katkı sunmayı hedeflemektedir.
Metro Chef, Metro Professional, Metro Premium, Aro, Rioba ve Sigma isimli kendi markalarını bünyesinde bulunduran şirket, tüm mağazalarında “Tarladan Çatala” gıda güvenliği yönetim sisteminin kurulmasını esas alan bir standart olan ISO 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi standartlarını da yüzde 100 uygulamaktadır.